ÇUVALDIZ (Ayşe ALP)

Tarih: 05.11.2025 03:12

Birileri kayıkçı kavgası verirken gemi batıyor

Facebook Twitter Linked-in

Birileri Ulusal Basınla İş Tutarken, Yerel Basını Çiğniyor!

Bu şehirde bir garip düzen var artık.
Birileri ulusal basınla iş tutuyor, yerel basını ayaklarının altına alıyor.
Aksaray Valiliği’nde, “validen büyük” olduğunu ispatlamaya çalışan tipler, ulusal medyayla gönül ilişkisine girmiş. 

Ne uğruna mı? Yerel basına haddini bildirme uğruna!
Ama unuttukları bir şey var; bu şehirde o ulusal mikrofonlar gidince, geriye yalnızca yerel basın kalır. 

Onlar da sizin ayak izlerinizi kayda geçirir.

OSB’de yaşananları yazan birkaç gazeteciye aba altından sopa gösteriliyor.
Ne zaman biri “şeffaflık” kelimesini ağzına alsa, hemen ardından bir tehdit mektubu beliriyor:
“Mahkeme kapılarında sürüneceksiniz!”
Buyurun, sürünelim bakalım!
Ama unutmayın, biz kalemimizi korkak tarafında değil, doğru bildiğimiz yerden tutuyoruz.

Geçtiğimiz günlerde duayen gazeteci Recep Turan, “İyiki  Cengiz Vekil varmış” başlıklı bir yazı yazdı.
Bu öyle bir yazı ki, 

Aksaray’ın tozlu halısını bir silkeledi, altında yıllardır biriken OSB hikâyeleri bir anda ortalığa saçıldı.
Yıllardır süpürüp halının altına itilen meseleler bir anda gün yüzüne çıktı.
Sonra ne mi oldu?
OSB Müdürlük makamı, bir sosyal medya duyurusu yayınladı!

Tabi kimin emriyle …

?
Basın açıklaması değil, basın duyurusu… 

Üstelik gazetecilere değil, sosyal medyaya.

Diyorlar ki:
“Son günlerde bazı basın-yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarında OSB hakkında asılsız iddialar yer almaktadır…”
Peki güzel kardeşim, madem öyle, neden bu “asılsız” dediğin iddiaları belgeleriyle çürütmüyorsun?
Neden sosyal medyada paylaşım yapıyorsun da, yüz yüze açıklama yapmıyorsun?
Madem şeffafsın, çık basının karşısına, anlat.
Yoksa korkuyor musun?
Yoksa yazılanların bir kısmı doğru, ama senin işine gelmiyor mu?

OSB açıklamasında deniyor ki;
“Arsa tahsisi, ruhsat, tapu, devir işlemleri mevzuata uygun, şeffaf yürütülmektedir.”
İyi, o zaman belgeleri yayınla!
Ama sosyal medya paylaşımıyla değil, resmi açıklamayla.
Yoksa bu şehirde kimse artık “her şey yasal” cümlesine inanmıyor.

Bakın beyler; biz gazeteciyiz.
Bu şehirde olup biteni yazmak görevimiz.
Bir iddia varsa, sorarız.
Cevap yoksa, halkın öğrenme hakkını savunuruz.
Ama siz “susun, yazmayın, mahkemeye veririm” diyorsanız; o tehdit, kalemimize benzini taşır.
Biz korkmayız, yazmaya devam ederiz.
Çünkü bu şehirde hâlâ gerçeğin peşinde koşan, üç-beş sağlam kalem var.

Aaaaaaaaaaaaa pardon siz yazan  sağlam kalemleri ciddiye almazsınız…

Ve son sözüm size Sayın OSB yetkilileri…
O sopayı abanın altından çıkardınız ya, keşke kalınlığını ölçmeden göstermeseydiniz.
Çünkü o sopa size döner, size…
Bu işin ucu nereye gider biliyor musunuz?
2020 yılına  kadar gider.
Ticaret Odası’na kadar gider.

Siyasilere gider…

İş adamlarına kadar gider …. 

Gideroğlu gider…
Bu şehirde OSB konuşulmaya başlandıysa, susturamayacaksınız demektir.
Aksaray halkı artık “duymadım, görmedim” masalına inanmıyor.

Kısacası…
Ulusal basını tepesinde  taşıyıp, yerel basını küçümseyenler, 

Günü geldiğinde kendilerini savunacak ulusal  basın bile bulamayacak.
Çünkü gerçek ses, her zaman yerelden çıkar.
Ve biz o sesi kısmayacağız.

Kısacası… yerel basını küçümseyenler, günü geldiğinde Yerel basını mumla arayacaklar….

Çünkü gerçek ses her zaman yerelden çıkar. 

Ve biz o sesi kısmayacağız. 

Bizim sesimizi kısmak yerine: 

OSB’den kimlere parsel verildi? 

Yüreğiniz yetiyorsa onu açıklayın.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —