109. sene-i devriyesini millet olarak büyük bir iftihar ve heyecanla idrak ettiğimiz Çanakkale Zaferi, milletimizin Bursa’dan Halep’e, Konya’dan Musul’a, Trabzon’dan Debre’ye, Adana’dan Kudüs’e kadar birlik olup düşmanın hayâsızca akınına dur dediği bir var oluş savaşı, birlik ve beraberlik içinde, vatan ve millet sevgisiyle yazdığı bir kahramanlık destanıdır.

Çanakkale, bağrında yatan binlerce şehidimizle bir onur, gurur, şeref ve hürriyet abidesidir. Şanlı ecdadımız Çanakkale’de verdiği topyekûn mücadeleyle milletimizin istiklalini ve istikbalini korumuştur. 

Milletimizdeki bağımsızlık tutkusunun destansı boyutu olan Çanakkale ruhu, milletimizin ecdadından aldığı istiklâl ülküsünü gelecek nesillere daha güçlü şekilde teslim edeceği kutsal bir değerdir.

Bütün cihana “Çanakkale Geçilmez” dedirten atalarımızın birliktelik ruhundan ilham ve kuvvet alarak yetişen gençlerimiz, ecdadımızın yadigârı istikbalimizden asla taviz vermeyerek, birlik ve beraberliğe layıkıyla sonsuza dek sahip çıkarak bastığı toprakları canından değerli gören, müdafaa eden ve Anadolu’yu Türk Milletine vatan kılan atalarımıza layık evlatlar olmaya devam edecek ve Çanakkale Ruhunu, heyecanını, azmini, kararlılığını mütemadiyen kalplerinde hissedeceklerdir.

Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 109. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize mukaddes vatan kılan tüm şehitlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum. 

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.