Bana Bilgi Notu adı altında mektup yazan arkadaşımın bilgi mektubu :)))
Aynen yayınlıyorum önce onu okuyun.
Tabi bizde söyleceklerimiz altına iliştiri verdik :)))
“Ayşe hanım benimle ilgili bir probleminiz var gibi görülüyor, görülecek hesap varsa görelim
En son annenizin vefatı sonrası Armağan’la facebook üzerinden canlı yayında sataşmanız dolaysıyla basın adına utanç verici diyerek Facebook tan sildim sizi ve sizinle arama mesafe koydum bunu size de söyledim, Benim başka da sorunum yok
Ben Tarihi unutmam sizde yaptıklarınızı iyi bilirsiniz 20 yıl önce MHP Merkez ilçe başkanı Mahmut Altınsoy’a Kadir ilk sıra aday olursa dediniz beni engel ettiniz bende istifa ettim MHP yi size bıraktım ama siz orda da durmadınız Asenalık kısa sürdü, şimdi nesiniz , hangi kimliktesiniz bilemedim
Gelinen noktada huyunuzda bir değişiklik yok
Birisi yazdığınız yorumu atmış bana söylediği ‘’ uçmuş bu kadın’’ deyince merak ettim baktım kendine yakışacak cümlelerle ithamlar ve yarı tehditler vs
İl genel Meclisinde ORTAŞEHİR PROJESİ bilgilendirme sunumu yaptım, bunu ilk kez 3 yıl önce sana plaket takdim ederken NENESSA HOTELDE Sahneden tüm basına anlatmıştım Çok tebrik etmiştiniz
Proje sadece benden çıkmadı Nevşehir, Kırşehir ve Niğde Gazeteciler Cemiyeti Başkanlarının birlikte oluşturduğu bir projedir ekip işi
Ortaşehir Projesi sunum için gittiğim Kırşehir Ahi Evran üniversitesi tarafından derneğimize verilmiş ödül ile artı değer bulmuştur ( Siz Ahi Evran’ın Projesi Demişsiniz bilgi eksikliği hoş görülür
İkincisi
İstanbul merkezli bir Dernek tüzüğü atarak kalkınma projeleriyle ne alakanız var diye sormuşsunuz
https://www.yesildoga.org.tr/yesil-doga bu linkte tüzüğümüz mevcuttur , tüzüğümüzde Kent Konseyi Kurulmasına destek verir kurulamaz ise Kent Konseyi kurar ibaresi dolaysıyla 25 adet Partiler üstü dernekle Yeşil Kent Konseyi kurduk ve birçok konuda öneriler sunuyoruz
Dernek Faaliyetlerini www.yesildoga.org.tr adresinden inceleyebilirsiniz , tüzüğümüz gereği Aksaray, Nevşehir ve Kırşehir illerinin kalkınması için kurulmuş ve bu illerde şubesi olan bölgesel kalkınmaya yönelik bir derneğiz şube başkanlarımız o illerin Gazeteciler Cemiyeti başkanlarıdır
Örnek çalışmalar
Geçen Lavanta tarlasında gördüm sizi O bahçe benim önerimle oraya kuruldu (Park bahçe Müdürü Biliyor)
Belediye Öğretmenler Orman alanı benim önerimle kuruldu (Evren Dinçer bey Biliyor)
Gurbetçiler festivali Benim önerimle yapıldı (Başkan Dinçer’ beye Altın Kemer Verdirdim)
Terminal Caddesi teklifimizle Aşık Molla Caddesi oldu (Haluk Şahin Yazgı biliyor) vs , vs, vs
Kısacası Ayşe kadın
Yazınızda Basından karşılık verilecek bir değer görmedim
Kafanızda bir şablon oluşturmuşsun sataşmak için bahane aramışsınız
Bari araştırın, birde tabela rant vs demişsiniz 10 yıldır Avukat oğlumun himayesinde işimiz çok şükür gidiyor ,vali bile tabelacı olduğumu bilmez , belediyeye 4 yıldır teklif vermiyoruz sizi rahatlatsın diye söylüyorum / Dostluk Baki yeter ki mertlik bozulmasın"
Avukat oğlunuzu selamlarımı iletin:))
Anlattığınız şeyi siz anladınız mı bayağı merak ettim.
Bilgi notunuz bile reklam kokuyor da….
Ben reklamları hiç sevmem…….
Sizin Gibi Olmayacağım, Hiçbir Zaman!
Öncelikle hatırlatayım Armağan Şen ile benim sosyal medya üzerinden atışmam Annemin ölümünden sonra değil,
Annem ölmeden sağlıklı iken, tam 2 yıl önce oldu.
Olayın üzerinden 3 yıl geçti.
Annemi kaybedeli 1 yıl odu.
Anlamakta zorluk çekerseniz sayın Abdulkadir Ay yeniden anlatırım….
Şimdide Armağan Şen'e mi yanaşmaya çalışıyorsun, bunuda pek anlamadım ama neyse….
Siz gizli köşelerde kısık sesle konuşursunuz, ben buradan bangır bangır yazarım.
Sizin derdiniz laf çevirmek, benim derdim hakikati yüzünüze tokat gibi çarpmak.
Hadi çıkın, dürüstçe söyleyin:
Kaç proje sizin gerçekten?
Lavanta bahçesi sizinmiş, festival sizinmiş, bilmem ne caddesi sizinmiş...
Ulu Cami’yi de sahiplenin isterseniz,
Belki Eğri Minare'yi de sizin projeniz olarak ilan edersiniz,
Hatta edin tam olsun.
Hadi oradan!
Aksaray’da ne zaman bir şey yapılsa “biz yaptık” diye ortaya atlıyorsunuz.
Yahu siz kimsiniz? Belediye misiniz, milletvekili mi, vali mi?
Kimsiniz siz?
Kusura bakmayın ama bu şehir sizin egonuzu parlatacağınız bir sahne değil!
Herkesin işine burnunuzu sokmuşsunuz, herkesin önüne geçmişsiniz, sonra da kalkmış bana akıl veriyorsunuz.
Yok Ayşe kadınmış da dizini kırsınmış da…
Sen kimsin bana kadınlığımı hatırlatıyorsun?
Ben kadın olmanın ne demek olduğunu senden öğrenecek değilim!
Senin kafandaki kadın figürü itaat eder, susar, koltuk arkasında oturur.
Ama ben öyle değilim!
Ben yeri geldiğinde adam gibi adamların bile cesaret edemediği lafları yazarım.
Gelelim o meşhur mektubunuza…
Siz ona bilgi notu demişsiniz, ben o yazıyı buraya olduğu gibi koyacağım.
Çünkü ben gizli saklı iş yapmam.
Kimin ne söylediğini, ne ima ettiğini halk bilsin isterim.
Yıllar önceki bir siyasi süreçten söz etmişsiniz.
Evet, hatırlıyorum.
20 yıl değil;
30 yıl önceydi.
Osman Ertuğrul MHP'den aday olmuştu.
Ve evet, ben sizin İl Genel Meclisi üyeliğinize karşı çıktım.
O zaman da doğru değildiniz, bugün de değilsiniz.
O gün ne yaptıysam bugün yine aynısını yaparım.
Çünkü ben Aksaray’ın menfaatini korurum.
Siz ise hâlâ kendi reklamınızın peşindesiniz!
Ha bir de o plaket meselesi…
O plaketle beni susturacağını sandın ya, işte orada koptum ben.
Teneke madalya verip kalem satın alacağını düşünen bir zihniyetle işim olmaz!
Bir ara hatırlat da , iade edeyim sana o plaketini.
Gerekirse kargoyla gönderirim, yanında birkaç satır da not iliştiririm, rahat edersin.
Siz dernekçiliği bile şahsi vitrin olarak kullanıyorsunuz.
Ağaç dikmek sizin işiniz olmalıydı, doğaya sahip çıkmak, hayvanları doyurmak…
Ama siz beton hayal ediyorsunuz.
Ortaşehir Projesi mi dediniz?
O proje bırakın Aksaray’a hizmet etmeyi, tam bir abesle iştigal!
Nevşehir’e fayda sağlar belki, Kırşehir’e belki…Hatta Niğde'ye
Ama Aksaray’a bir faydası yok, olmayacak da.
Bunu hepimiz görüyoruz, siz neden görmüyorsunuz?
Ve şimdi buradan açıkça söylüyorum:
Ben sizin gibi diz çökmem.
Ne plaketle, ne pohpohla, ne de tehditlerle…
Siz mektup yazmaya devam edin, ben buradan yazarım.
Öyle bir yazarım ki; siz silmeye kalkarsınız, Google hatırlatır.
Siz unutturmaya çalışırsınız, halk arasında konuşulur.
Son sözüm şu:
Ben uçuk kaçık bir gazeteciyim.
Allah'ın bildiğini Kullarından hiç saklamadım..
Keşke sende Gazeteci Olabilseydin.
Ne olduğun belli değil çünkü
Ama siz…
Sizi tarif etmek için kalem oynatmaya bile gerek duymuyorum.
Zaten herkes kim olduğunuzu gayet iyi biliyor!
