Çiçek böcek yazmaya devam :))
Bir yerlerde adına “sardunya” deseler de, biz Aksaraylılar ona Elmalı çiçeği deriz.
Kimse bize “bu çiçeğin aslı budur” diye akıl vermeye kalkmasın. Bizde bir şeyin adı bir kere kondu mu, o gönülden gelen adın üstüne başka ad koyulmaz. Bizim lügatımızda sardunya, Elmalı çiçeğidir.
Hani neredeyse yılın on iki ayı çiçek açar ya…
Sıcağı sever, suyu sever.
Ne kadar çiçeğini dökerse döksün, hemen ardından bir yenisini açar.
Adeta "hayat düşse de kalkmayı bilmektir" der gibi, döktüğü her çiçeğin ardından yenisini verir.
Ama bir de küstürdünüz mü…
İşte o zaman ne güneş fayda eder, ne su, ne de en kaliteli çiçek besini.
Kandırsan da nafile...
Kırıldıysa, içine kapandıysa, gönlüne dert düştüyse…
Artık açmaz.
Yeşil durur, susar. Ama çiçek yüzü göstermez.
İşte Elmalı çiçeği böyle bir şeydir.
Biraz gururludur.
Biraz içlidir.
Ama bir yandan da öyle sabırlı, öyle dirayetlidir ki…
Kökünü kurutmadıysan bir gün yine açar.
Yeter ki sevgini eksik etme.
Yeter ki onun dilinden anla.
Çiçekten Çok, Bir Karakter Aslında...
Elmalı çiçeği dediğin, sadece pencere önlerini süsleyen bir çiçek değildir.
O, bir hayat tarzıdır.
Kimi zaman bir gelin duvağının, kimi zaman bir babaannemin sandığındaki yazmanın desenidir.
Kimi zaman eski bir avlunun köşe saksısında, kimi zaman da yorgun bir gönlün kıyısındadır.
O çiçeğe biz sadece su verip geçmeyiz.
Onunla konuşuruz. Hal hatır sorarız.
"Bugün gönlün hoş mu Elmalı çiçeğim?" deriz.
Açmışsa içimiz sevinir, solmuşsa içimiz burkulur.
Çünkü biliriz ki Elmalı çiçeği insan gibidir.
Ne eksik sevilmeye razıdır,
Ne de fazladan ilgiye muhtaçtır.
Sadece hak ettiği gibi sevilmek ister.
Samimiyetle yaklaşanı hisseder.
Hak Dilinde Elmalı...
Derler ki “Hak dilinde insan nasılsa, çiçek de öyledir.”
İşte Elmalı çiçeği, hakikat ehli gönüllerin çiçeğidir.
Sadakatiyle, dirayetiyle, kırılganlığıyla, vefasıyla…
Tıpkı bir Anadolu insanı gibi.
Kolay kolay açmaz belki herkese…
Ama bir açtı mı, sizi güzelliğiyle sarar.
Bir de hatrını bilirseniz, yıllarca dost olur size.
Bir saksıda, bir yürekte, bir pencerede...
Açan her çiçeğe “ne güzel” deyip geçmeyin…
Bir gün bir Elmalı çiçeğiyle tanışırsanız,
Gönlünü kazanmadan çiçeğini göremezsiniz.
Tıpkı hayattaki gerçek dostluklar gibi...