Pazartesi

12.4 °

Salı

9.8 °

Çarşamba

10.5 °


(ANALİZ ) RASİM GÜL


Şahsın ve toplumun çıkarı

ŞAHSIN ÇIKARI MI, TOPLUMUN ÇIKARI MI?


Geri kalmış veya az gelişmiş toplumlarda, şahsın çıkarı, genelde toplumun çıkarının önüne geçmektedir. Dolaysıyla toplumun haklarını belli bir azınlık gasp etmektedir. Bu hak hırsızlığına, hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukukunun uygulanması neden olmaktadır. Aynı zamanda mevcut kanunların uygulanamamasıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisinin kanunları uygun yapamaması veya yapmaması ve yargı organlarının hukuka uygun çalışmaması veya çalıştırılmamasıdır. Tabii bunlardan devleti yöneten hükümetler sorumludur. Daha da açığı, iktidarların, taraftarlarını koruma siyasetidir.

Devletin kurumları, şahsın çıkarı ile toplumun çıkarı arasındaki ÇATIŞMAYI adaletli bir şekilde karara bağlayamadığı için Türkiye’de yıllardır insanlar çile çekiyor, zarar görüyor. Bu nedenle de Milli Birlik bozuluyor, Hâlbuki toplumu bir arada tutacak kurallarla, kurumların oluşturduğu devlettir. Devleti ayakta tutacak ve görev yaptıracak ta İKTİDARDIR.

Bilimden uzaklaşan, okumayı, araştırmayı ve düşünmeyi sevmeyen ve gerçekleri aramayan toplumlar doğal olarak hukuktan uzaklaşıyorlar. Çünkü halkta kanunların uygulanmasının değil istismarının, yani çıkarının peşindedir. Kanunların uygulanmamasına toplum sessiz kaldığında, yani adaleti savunmadığında, toplum çürümeye başlamıştır. Şu anda Türk Toplumunun ne kadar sağlam ve tutarlı olduğunu her okuyucu yaşantısından dolayı gayet iyi bilmektedir

Ülkede kargaşa, karmaşa ve yönetimde boşluk varsa, bütün bunlardan, iktidar sorumludur. Yapılan hizmet ve eserler, başarılanlar elbette iktidarın eseri ve başarısıdır. Yapılamayanlar, hatalar, eksikler, yanlışlar da iktidarın başarısızlığıdır. Başarı ve başarısızlıktan iktidar sorumlu ise ülkenin gidişinden muhalefet hiç mi sorumlu değil?

Elbette muhalefetinde halka karşı büyük sorumlulukları var. İktidarın başarılarını inkâr ederek halkı yanıltmamalıdır.

Ülkede yaşanan devlet krızı, milli birlik krızı, ahlak krızı, iktdar-muhalafet krızı, birçok ülkeyle yaşanan kriz, milli gelir dağılımı krizi, tarih krızı, cami ve Cemevi krizi, inanç krızı, olmak üzere onlarca kriz mevcuttur. Bu krizlerin tamamı iktidar-muhalefet kavgası ile değil el sıkışması ile biter ve gerçekten de güçlü ve mutlu bir toplum kurulur.

Eğer bir gün, 8 bağımsız, 15 yarı bağımsız Türk Devletleri, Birlik kurabilirlerse, bu birliğe de hukukun üstünlüğü hâkim olursa kesinlikle 21. Yüzyıl TÜRK YÜZYILI olacaktır. Türk Birliği çalışmalarına katılmayan bir Türk düşünemem. Türk partilerinde hiçbir lider Türk Birliğine karşı olamaz, olmamalıdır. Şayet karşı çıkan olursa oda lider değil, atanmış genel başkan olur. Çünkü Türk Toplumlarının çıkarı, Türk Devletler Birliğinden yanadır. Bunun şartıda, hukukun üstünlüğündedir.

                                                            HAYROLA, MUVAFFAK OLA, MUZAFFER OLA.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yorumlar

ESKİL İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ İBRAHİM KILIÇER YAŞAMINA SON VERDİ

12345
3.11.2025 16:51:17
Sebep olanlar allah kahŕetsin sizi

Aksaray’a 15 Yeni Hekim Kadrosu Tahsis Edildi

Abdullah
24.10.2025 05:12:00
Çokmuş yahu yarısını da niğdeyle nevşehirle paylaşsınlar

Sağlık - Sen'de Milletvekili Baskısına Tepki Var

Abdullah
12.10.2025 23:39:53
Siyaset dışı sendika !

MHP’de Sağlık-Sen Kongresi Öncesinde Kulisler Hareketlendi

Korkut Ata
21.09.2025 22:29:36
Ben parti teşkilatına gitmeyen bir ülkücüyüm.. Mevcut il yönetimi de olduğu sürece gitmeyeceğim..

  • BIST 100

    11007,37%0,81
  • DOLAR

    42,52% 0,07
  • EURO

    49,55% -0,06
  • GRAM ALTIN

    5743,85% -0,15
  • Ç. ALTIN

    9322,75% 0,27

Zonguldak

08.12.2025

  • İMSAK 06:27
  • GÜNEŞ 07:59
  • ÖĞLE 12:50
  • İKİNDİ 15:09
  • AKŞAM 17:30
  • YATSI 18:57

@ Bizi Takip Edin

Son Dakika Haberler

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.